Ana içeriğe atla

BUĞDAYDA SEPTORYA YAPRAK LEKESİ


 
BUĞDAYDA SEPTORYA YAPRAK LEKESİ


Buğdayda Septorya yaprak lekesi (Septoria tritici) hastalığının ilk belirtileri alt yapraklarda başlar, çevre koşullarına bağlı olarak üst yapraklara kadar çıkabilir. Hastalığın bayrak yaprağa kadar ilerlemesi durumunda, meydana gelebilecek kayıp, yoğunluğuna bağlı olarak %25-50 arasında olabilir.

Hastalığın belirtileri küçük, düzensiz, ortası açık saman sarısı veya kirli sarı renkte yaprağın yeşil kısımlarından kesin sınırlarla ayırt edilen lekeler şeklindedir. Hastalık ilerledikçe bu lekeli alanlar kül rengini alarak tüm yaprakta sararma meydana getirir. Bu lekelerin üzerindeki küçük siyah toplu iğne gibi olan noktacıklar etmenin spor yataklarıdır ve yaprak üzerinde rahatça görülebilir. Rüzgâr yardımıyla uzun mesafelere taşınabilen bir hastalık olması sebebiyle pas hastalıklarında olduğu gibi epidemi riski olan bir hastalıktır.

Mücadelesi:

  • tolerant/dayanıklı çeşitlerin ekilmesi,
  •  ekim nöbetinin uygulanması, 
  • derin sürüm yapılarak bitki artıklarının toprağa gömülmesi, 
  • toprak analiz sonuçlarına göre dengeli gübreleme yapılması, 
  • fazla azotlu gübre kullanımından kaçınılması ve mibzerle ekim tercih edilerek sık ekimden kaçınılması tavsiye edilmektedir.
Kimyasal Mücadelede:

İklim koşulları dikkate alınarak hastalığın seyrinin izlenmesi ve hastalık belirtilerinin yaprağın üst kısımlarına doğru ilerlediği gözlemlendiği durumlarda, üst yaprakların özellikle bayrak yaprağın hastalık ile bulaşmasını engellemek amacıyla yeşil aksam ilaçlaması yapılmasıdır. Hasattan 30 gün önce ilaçlamalara son verilmelidir.




















Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yumuşak Çekirdekli Meyve Türlerinin İklim İstekleri

ELMANIN EKOLOJİK İSTEKLERİ    İklim İstekleri    Elma bir ılıman iklim meyve türüdür. Özellikle soğuk ılıman iklim kuşağında başarıyla yetiştirilebilmektedir. Tropik iklim kuşağında ise sadece yüksek kesimlerde yetişebilmektedir.    Kış dinlenme periyodunda ağaçların  gövdesi ,  ana dalları ve tomurcukları -35, -40°C’ye, 1 yaşlı dalları -20°C’ye ve kökleri -7, 15°C’ye dayanır. Soğuklara karşı dayanmada çeşitlerin, anaçların ve uygulanan kültürel sistemlerin önemli etkileri vardır. Örneğin  McIntosh  çeşidi ve M26 anacı kış soğuklarına dayanıklıdır.    İlkbaharda uyanma ile birlikte soğuklara dayanıklılık azalır. Çeşitlere göre  çiçekler - 2.2, -3.3°C’de, küçük meyveler -1.1, - 2.2°C’de, olgun meyveler ise -2, -3.5°C’de don zararına uğrar.   Elma kış dinlenme döneminde yeterli düzeyde soğuklama gereksiniminin karşılanmasını ister. Tür ve çeşitlere bağlı olarak  soğuklanma  süresi + 7.2 °C’nin altında 200-1700 saat arasında değişir.  Anna  ve  Dorsett  Golden soğukl

Meyve Suyu Üretim Proses Hatları

1.     Pres Hattı 2.     Pulp(palper) Hattı 3.     Sitrus Hattı 4.     Dolum(şişeleme) Hattı Pres Hattı: Pres hattında meyve suyu; presleme ile meyveden ayrılmakta ve genellikle filtrasyon ve durultma işleminden sonra konsantreye işlenmektedir. Pulp(palper) Hattı: Bu hattı diğerlerinden ayıran temel farklılık, meyve pulpunun palper denilen elekli sisteminden geçirilerek elde edilmesi ve elde edilen meyve pulpunun durultulmaksızın ve çoğunlukla konsantre edilmeksizin depolanmasıdır. Sitrus Hattı: Bu hatta meyveler, özel ekstraktörlerde sıkılarak meyve suyu elde edilmektedir ve durultmaksızın konsantre edilmektedir. Dolum(şişeleme) Hattı: Bu hatta adı üzerinde olduğu gibi şişeleme yapılmaktadır.
VİVİPARİ:   Bitkilerde vivipari, tohum veya embriyoların ebeveynlerden ayrılmadan gelişmeye başlaması ve ana bitki üzerinde filizlenmesidir. Örneğin; domates, biber TERMODORMANSİ: Yüksek sıcaklıkların uyardığı dormansi tipidir. Belirli sıcaklıkların üstünde dormansi ortaya çıkabilmekte ve tohumlar çimlenememektedir. Marul, hıyar, kereviz gibi türlerde 25 °C’nin üzerindeki sıcaklıklarda dormansi ortaya çıkabilmektedir. DİKİM ŞOKU: Bitkinin yetiştiği zengin ve kontrollü besin ortamından besin maddelerince daha az zengin ve daha kontrolsüz bir ortama aktarılması sırasında çekilen adaptasyon güçlüğünden kaynaklanan gelişme durgunluğu dikim şoku olarak adlandırılmaktadır    KENDİNE VE YABANCI TOZLANMA: ·          Kendine tozlanma : Dişi organın aynı çeşide ait çiçek tozları ile tozlanmasına denir . Örneğin: Fasulye, bezelye, bakla, börülce, kabakgiller familyası ·          Yabancı tozlanma: Aynı türe ait başka bir çeşidin çiçek tozları ile tozlanmasına denir. Örneğin: S